5 Ocak 2016 Salı

İLK ÇAĞ UYGARLIKLARI DERS NOTU

HİTİT MEDENİYETİ
HİTİT TARİHİ
I.HATTUŞİLİ (M.Ö.1660-1460)

Hitit İmparatorluğu’nun kurucusudur.Telipinu’nun metinlerinde I.Hattuşili için şu sözler yer almaktadır.
Büyük kral, Tabarna Telipinu şöyle söyler:Bir zamanlar Labarna büyük kraldı. O dönemlerde , çocukları, kardeşleri, akrabası, kendi kanından olanları ve askerleri çevresinde toplanmışlardır.Ve ülke küçüktü, ama her nereye akın etti ise düşman ülkesine güçlü bir kolla egemen oldu, ve ülkeyi yok etti. Onları(kendi ülkesini) denizin komşusu yaptı. Her seferden geri geldiğinde, oğullarından her biri bir ülkeye giderdi. Bunlar Hupişna, Tuvanuva, Nenaşşa, Landa, Zallara, Puruşhanda, Luşna kentlerini idare ediyorlardı. Büyük kentler bunların eline verilmişti.Arkasından Hattuşili hüküm sürdü. Onunda çocukları, kardeşleri, akrabası, kendi kanından olanları ve askerleri çevresinde toplanmışlardır. Her nereye akın etti ise düşman ülkesine güçlü bir kolla egemen oldu, ve ülkeyi yok etti. Onları(kendi ülkesini) denizin komşusu yaptı. Ancak prensin adamları başkaldırınca , evleri yıkmaya, efendilerine ianet etmeye ve onların kanlarını dökmeye başladılar.”
Hititlerin daha I.Hattuşili döneminde Halep’e kadar akınlar yaptığını kendi ağzından öğreniyoruz.
Büyük Kral Tabarna, tavanannanın kardeşinin oğlu Hattuşa’da kraldı. Şahuitta üzerine yürüdüm, şehri yakıp yıkmadım ama dolaylarını yok ettim. Birliklerimi iki yerde bıraktım ve onlara her çeşit mal verdim. Zabbar üzerine yürüdüm ve onu yok ettim. Kentin tanrılarını ve üç Majaltun arabasını Arinna’nın güneş tanrıçasına çıkardım, bir gümüş boğayı Fırtına Tanrısı’nın tapınağına ve dokuz tanrı heykelini Mezulla Tapınağı’na çıkardım.

Gelen yılda Alhala üzerine yürüdüm ve onu yok ettim. Gelen yılda Arzava Ülkesi üzerine yürüdüm. Büyükbaş hayvanları ve koyunları aldım.”
Arzava’ya yaptığı akınlardan sonra şöyle anlatmaktadır.
Arkamdan Hannigalbat (Hurri) Ülkesi’ndeki düşman ülkeme girdi ve ülkeler benden koptular. Sadece Hattuşa kenti elimde kaldı.”
Bu akınlar yeni bir devlet kuran Hititler için en önde gelen uğraş idi. Hatta bu akınlar mitoloji konusu olmuştur. Bir eski Hitit metninde bir boğanın krala ve ordusuna boynuzlarıyla Toros Dağları arasından geçit açtığını görüyoruz. Genç ve enerjik bir ulusun akınları başarılı idi. Ancak alınanı korumak ve disiplinli bir idare kurmak kolay değildi. Hattuşili’nin vasiyetnamesinde veliahtın başkaldırdığını göreceğiz. Hattuşili, duruma egemen olmuş ve veliahtı Hattuşaş’dan uzaklaştırarak yerine evlat edindiği I.Murşili’yi tahta çıkarmayı başarmıştır.
I.MURŞİLİ (M.Ö.1630-1600)



Babil’i yıkarak Hammurabi sülalesine son verdi. İmparatorluğun Yakındoğu’ya (Mezopotamya’ya) ve deniz kıyısına ulaşma politikasını saptadı.Hattuşili’nin torunu ve Adoptif oğlu olduğunu Hattuşili’nin Vasiyetnamesi'nden öğrendiğimiz I.Murşili üzerindeki diğer bilgilerimizi, Telipinu Metninden öğreniyoruz:
Murşili, Hattuşa’da egemen olduğu sürede onun çocukları, kardeşleri, akrabası,kendi kanından olanları ve askerleri çevresinde toplanmışlardı ve düşman ülkesini güçlü kolla dizginledi. Kendi ülkesini denizin komşusu yaptı. Ve o Halpa(Halep) üzerine yürüdü ve Halpa’yı yakıp yaktı. Halpa’dan aldığı tutsakları ve onların mallarını Hattuşa’ya getirdi. Ondan sonra Babil’e yürüdü ve Babil’i yakıp yıktı. Hurrilere de saldırdı ve Babil’den aldığı tutsaklarla onların mallarını Hattuşa’ya götürdü. Ve Hantili sarayda içki sunucubaşı idi. Karısı Haraşili Murşili’nin kızkardeşi idi. Zidanta Hantili’ye yanaştı ve bunlar kötü bir iş yaptılar. Murşili’yi öldürdüler ve kan akıttılar.
I.HANTİLİ (M.Ö.1600-1570)
Elini kana bulayarak tahta geçen Hantili’nin adı Luvice’dir.Hantili’de Suriye’yi elde tutma politikasını sürdürmüştür. Ancak Hurrilerin saldırıları sonucu Kraliçe Harapşili ile prenslerin öldürülmesi, sarayda ve ülkede taht kavgasının ve kargaşaların süregeldiğini açığa vurmaktadır. Yasalar kurulmamış ve devlet daha yerine oturmamıştı. Bununla beraber Hantili çaba göstermekten ve Hitit kentlerini korumaktan geri kalmıyordu. Gerçekten bir metinde kral şöyle demektedir.
Hatti Ülkesi’nde hiçkimse surlar inşa etmemişti. Ben, Hantili, bütün ülkede duvarlarla korunmuş kentler yaptım ve Hattuşa kentini de tahkim ettim.”
Telipinu’nun metninden Hantili’nin yaşlı olarak öldüğünü öğreniyoruz.
I.ZİDANTA (M.Ö.1570-1560)
Hantili’nin damadı olan Zidanta’nın adı Luvicedir. I.Murşili’nin öldürülmesi ile başlamış olan cinayetlerin ardı kesilmemişti. Telipinu’nun metinlerinden öğrendiğimize göre, Zidanta bir kez daha elini kana buladı ve tahta geçmek amacı ile Hantili’nin oğlu Pişeni’yi ve bazı prensleri öldürdü. Zidanta kısa bir süre içinde kral oldu. Murşili’yi Hantili ile birlikte öldürdüğüne göre ve Hantili de uzun süre kral olduğuna göre , kendisinin yaşlı iken kral olduğu anlaşılıyor.Kötülük kötülüğü doğurur. Elini iki kez kana bulayan Zidanta’nın kendisi öz oğlu Ammuna’nın eli ile can verdi.
AMMUNA (M.Ö.1560-M.Ö.1540)
Adını Hattice kutsal bir dağdan alan Ammuna babasını öldürüp tahta geçti. Telipinu’nun Hitit tarihi özetinde şunları okuyoruz:
...ve Zidanta kral oldu ve o zaman tanrılar Pini’nin kanının hesabını sordular ve tanrılar Ammuna’yı, kendi oğlunu kendisine düşman yaptılar ve o, babası Zidanta’yı öldürdü.”
Metnin geri kalan kalan bölümünde Ammuna ile ilgili satırlar iyi korunmamıştır. Orada onun kral olduğu dönemde ürünlerin azaldığı, hayvanların açlıktan kırıldığı anlamına gelebilecek yarım kalmış sözler okunmaktadır.
I.HUZZİYA (M.Ö.1540-1535)



Huzziya sözcüğü bir Hatti tanrısının adından alınmadır. Bu kral hakkında Telipinu’nun Hitit tarihi özetinde verilen bilgi iki satırdan oluşmaktadır:
Ondan sonra Huzziya kral oldu. Onun birinci kızkardeşi Istapariyaş, Telipinu’nun karısı idi. Huzziya onları öldürmek isteyince Telipinu onları sürgüne gönderdi.”
TELİPİNU (M.Ö.1535-1510)
Tahta çıkış yasasını çıkardı. Böylece ülkeyi zayıflatan iç kavgaları önledi. Arzava ile anlaşma yaparak Hitit Devleti’nin gerçekleştirdiği ilk anlaşmayı imzaladı. Telipinu sürgüne gönderdiği Huzziya’nın yerine kral olmuştu. Telipinu, Hititlilerin Hattilerden aldığı bir tanrının adıdır. Tanrı Telipinu darılıp gittiğinde bütün doğa ölür, o gelince de yeniden canlanır. Asıl adı şüphesiz başka olan Telipinu’nun bu adı alışı bilinçli bir davranışa işaret eder. Telipinu saray için yeni bir yasa koymuştur. Telipinu’nun metninden şu buyrultuyu okuyoruz:
Birinci kadından doğan erkek çocuk kral olur. Eğer birinci sıradan bir prens yoksa, ikinci sıradan olan erkek çocuk kral olur. Bir kral çocuğu, bir oğlan mevcut değilse bu durumda birinci sıradan olan kız evlendirilir, onun kocası kral olur.”
Her ne kadar Telipinu’nun kendiside tahta bir önceki kralı sürgüne göndererek geçmiş ise de, kurduğu yasa ile Eski Hitit Krallığı Dönemi’nde adet haline gelen cinayetlere ve taht kavgalarına bir son vermesini bilmiştir. Telipinu’nun pankus’un onayı ile kurduğu yasa büyük iş yapmış oldu. Kurduğu bu yasa Büyük Krallık Dönemi’nde de aynen uygulanacaktır. Telipinu tahta çıktığında siyasal durum bozuktu. Arzava ülkesindeki başkaldırmalar Güneybatı Anadolu’dan çekilmeyi gerektirmişti. Buna karşılık yeni kral, yukarı Fırat boylarındaki Hitit egemenliğini oraya yaptığı seferlerle korumayı başardı. Ancak güneyde durum nazikti. Adaniya(Adana) düşmüş, Kizzuvanta ve güney kıyılar elden gitmiştir. Telipinu Kizzuvanta Kralı İşputahşu ile anlaşarak Hititlilerin ilk devlet anlaşmasını imzalamış oldu.
ALLUVAMNA (M.Ö.1510-1500)
Boğazköy’de bulunmuş bir kurban listesinde Alluvamna ve karısı Harapşili’nin adları geçmektedir. Alluvamna’nın adı Boğazköy’de ele geçen ve iki bağış belgesine ait mühür baskılarında da anılmaktadır. Baskıların ikiside aynı mühre ait olup metin şu sözcüklerden oluşmaktadır.
Tabarna, Büyük kral Alluvamna’nın mührü. Kim değiştirilirse öldürülecektir.”
Boğazköy’de bulunan bazı tablet parçalarındaki Alluvamna adının da bu krala ait olduğu kabul edilmektedir. Söz konusu bağış belgeleri Eski Krallık Dönemi’nde, büyük kralın istediklerine devlet malından bağışladığı mülkün belgesidir.
II.HANTİLİ (M.Ö.1500-1490)
Boğazköy kurban listelerinde Alluvamna karısı Harapşili’den sonra Kral Hantili yer almaktadır. Bu kralla ilgili pek fazla bilgi yoktur. Bununla birlite Kizzuvanta Kralı Eheya’nın bir Hitit kralı ile yaptığı Akkad dilinde yazılmış bir anlaşmayı H.Otten II.Hantili’ye bağlamaktadır.
II.ZİDANTA (M.Ö.1490-1480)



Boğazköy kurban listelerinde Kral II.Hantili’den sonra Zidanta ile karısı İyaya’nın adı geçer. II.Zidanta ile ilgili bir başka bilgi ise onun Kizzuvanta Kralı Pilliya ile eski hitit dilinde yazılmış bir barış anlaşması yapmış olduğudur. Tell Açana kazılarına IV. Tabakada bulunan ve mülteci mübadelesi konusunda yapılmış olan bir anlaşma Alalah kralı ile Pilliya tarafından imzalanmıştı. Böylece II.Zidanta’nın Alalah Kralı İdrimi ile çağdaş olduğu anlaşılmaktadır.
II.HUZZİYA (M.Ö.1480-1460)
Karanlık dönemin son kralı Huzziya ile karısı Summiri, kurban listelerinde Kral Zidanta ile karısı İyaya’dan sonra anılırlar. Ayrıca Boğazköy bağış belgelerinden birine ait mühür baskısında şu yazıt okunmaktadır.
Büyük Kral, Tabarna, Huzziya’nın mührü sözleri kim değiştirirse öldürülecektir.”
Bu bağış belgelerinde görülen mühürdeki yazıt kompozisyonu bakımından gelişmenin son ve doruk noktasını gösterir. Bu nedenle kompozisyon bakımından bu mühür Alluvamna’nın mühründen çok daha gelişmiş olduğundan mührün I.Huzziya’nın olması akla yakın gelmemektedir. Böylece kurban listelerindeki adların gerçekten kronolojik sıraya göre dizildiği ortaya çıkmaktadır.
 MEZOPOTAMYA MEDENİYETİ
GİRİŞ
Mezopotamya: Güneydoğu Anadolu'dan başlayarak, Basra Körfezine kadar uzanan, Dicle ve Fırat nehirleri arasındaki bölgeye Mezopotamya denir.
Mezopotamya Verimli topraklara sahip olması, iklim şartlarının uygun olması gibi nedenlerden dolayı sık sık istila ve göçlere sahne olmuş, insanlar arasındaki kültür etkileşimi fazla olduğundan medeniyet bu bölgede gelişmiştir.
BAŞLICA MEZOPOTAMYA KAVİMLERİ:
1- Sümerler 2- Akkadlar 3- Elamlılar 4- Babilliler 5-Asurlula
SÜMERLER
-MÖ 4000 yıllarında doğudan (Ön Asya'dan) Aşağı Mezopotamya'ya gelerek yerleşmişlerdir.
-Sümer (Sinear), Kengi gibi adlarla anılan bu topraklara yerleşen Sümerler şehir devletleri kurmuşlardır.
-En önemli şehir devletleri: Ur,Uruk, Lagaş, Eridu, Kiş, Nippur gibi yerleşim merkezleridir.
-Bataklıklar kurutularak oluşturulan şehirler, şehir ilahı adına yapılan tapınakların (ziggurat) etrafında evlerin kümelenmesiyle oluşurdu.
-Şehirlerin başında Ensi veya Patesi adı verilen rahip-krallar bulunurdu.
-Sümer kralları daha sonra Lugal unvanını kullandılar (Ensi unvanını ise Lugal'a bağlı küçük krallar taşımaya başladı).
-Bu şehir site devletleri sürekli birbirleriyle savaş halindedir.
-Sümer ülkesine tek başına hakim olan krala ise Lugal Kalama denirdi.

ORDU:
-Eli silah tutan her erkek askerdi ve savaşlara katılmak zorundaydı.
-Ordu yaya ve arabalılardan oluşurdu.
-Erlereà Erin, komutanlaraà Ukus denirdi.
-Mezopotamya'da Babillere kadar düzenli orduya rastlanmaz.
DİL
-Bilinen ilk yazıyı Sümerler kullanmışlardır.
-Sümerlerin dili Asya kökenlidir ve Türkçe'ye benzer.
Sümerler çivi yazısını icat ederek kullanmışlardır.
-Sümerlerde tapınaklar birer okuldu ve rahipler öğrencilere ders verirdi.
-Gılgamış, Tufan ve Yaradılış destanı Sümerler edebiyatının en güzel örnekleridir.
HUKUK
-Dünyanın ilk yazılı kanunu MÖ 2375 yılında başa geçen Sümer Lağaş Kralı Urukagina tarafından yapılmıştır. Bu kanunlar ile özel mülkiyet ve aile hukuku düzenlenmiş, kimsesizler ve güçsüzler korunmuştur.
- Lagaş Kralı Urukagina, rahiplerin artan baskısını kırmak, ticaret,evlenme ,boşanma ve miras ile özel mülkiyet gibi konularda adaleti sağlamaya yönelik kanunlar yapmıştır.
-Sümer kanunlarında para cezası ağırlıktadır. Ölüm cezaları azdır.(kanunları) yapan diğer krallar Gudean,Urnamu Şulgel,Nema cezaları azdır.
-Sümerlerin bu kanunları Önasya ve Yunanistan'ı etkilemiş ve hukuk devletinin kurulmasına öncülük etmiştir.
DİN
-Sümerlerde dini inanış çok tanrılı bir inanıştır. Her de ayrıca kendine ait bir ilahı vardır. Ülke genelindeki en büyük ilah ise gök ilahı Anu yer ilahı Enlil ve su ilahı Enki'dir.
-Sümerler Ahiret hayatına inanmazlardı.
-Tapınaklarına Ziggurat denirdi. Aynı zamanda okul ve rasathane olarak kullanılırdı (Soğuk hava deposu).
SOSYAL HAYAT
-Sosyal hayat baba hakimiyetine dayanırdı. Erkek birden fazla kadınla evlenebilirdi.
-Halk hürler, yarı hürler (korunanlar), ve köleler olmak üzere üç sınıfa ayrılıyordu.
-Hürler bütün haklara sahip kimselerden oluşuyordu (rahipler,asiller, memurlar, askerler ve tüccarlar).
Mezopotamya'da, Anadolu'dakinin aksine kölelerin hiçbir hakkı yoktu. Köle gibi alınıp satılırlardı.

EKONOMİ
-Ekonominin temeli tarım, hayvancılık ve ticarete dayanıyordu.
-Toprak, tanrıların malı sayılıyor ve rahiplerin gözetiminde işletiliyordu (Urukagina reformuyla özel mülkiyet başlamıştır.)
-Mezopotamya'da dokumacılık ileriydi, yün ve keten dokumacılığı renkli olarak dokunur ve ihraç edilirdi
-Tekerleği icad eden Sümerler bunu ticarette ve savaşlarda kullanmışlardır.
-İlk defa borç senetlerini de Sümerler kullanmışlardır(ticarette).
-Ticarette takas ve para birimi olarak da gümüş külçelerini kullanmışlardır.

BİLİM
-Burçları bulmuşlardır. Yılı 30 günlük 12 aya bölmüşlerdir (gece-gündüzü 12'şer saat hesaplamışlardır.)
-Ay ve güneş tutulmalarını hesaplamış, ay yılına göre takvimi kullanmışlardır.
-Çarpma ve bölme cetvelleri hazırlamışlardır.
-Yüzey ve hacim ölçülerini, daireyi 360 dereceye bölmesini biliyorlardı.
-Sümerler sayıları 2. ve 3. Dereceden denklemleri biliyorlardı.

MİMARİ
-Sütün, kubbe ve kemer usulünü Sümerler bulmuşlardır.
-Sümerler süs eşyaları,kabartmalar,hayvan ve bitki resimleri yapmışlardır.
-Uruk şehrinde bulunan tapınak en ünlü mimari eserlerdir.
-Zafer Anıtı Akbabalar Sütunu''(Lağaş sitesinin başarısı)
NOT: Hem bu özelliğinden hem de sık sık istilalara uğradığından bu yapılar günümüze kadar ulaşmamıştır
* Günümüz Uygarlığının temeli olan yazıyı (ÇİVİ YAZISI) ilk kez Sümerler bulmuştur.(MÖ. 3500)
* Tarihte İlk yazılı hukuk kuralları Sümerler tarafından oluşturulmuştur. Bu özellikleri ile Sümerlere dünyadaki ilk Hukuk devleti diyebiliriz.
OT: Lagaş Kralı URUKAGİNE tarafından oluşturulan ilk yazılı kanunlar ''fidye ve bedel'' sistemine dayanıyordu.
* Sümerlerin en önemli edebiyat eserleri, Gılgamış Destanı, Yaradılış Destanı ve Tufan Hikayesi'dir.
* Sümerler Matematik ve Geometrinin temellerini atnışlardır. (Dört işlemi bulmuşlar, dairenin alanını hesaplamışlar, çarpma ve bölme cetvelleri hazırlamışlardır.)
* Sümerler astronomide de gelişmişlerdir. (Burçları bulmuşlar, bir ayı 30, bir yılı 360 gün olarak hesaplamışlardır.
NOT: Dünyada ilk kez AY YILI hesabına dayanan takvimi Sümerler bulmuşlardır.
* Son araştırmalara göre örf, adet,geleneklerine ve dil yapılarına, kullandıkları aletlere bakılarak Sümerlerin Mezopotamya'ya Orta Asya'dan geldikleri Türk olabilecekleri tahmin edilmektedir.
* Akkadlar tarafından yıkılmışlardır.

AKKADLAR
Arap Yarımadasından Mezopotamya'ya gelen Samiler tarafından Orta Mezopotamya'da Kral Sargon tarafından Agade merkez olmak üzere kurulmuştur.
* İlk sürekli ve düzenli orduları kurmuşlardır. (Bu sayede kısa zamanda Mezopotamya'nın tamamına sahip olmuşlardır.)
* Tarihte bilinen ilk büyük imparatorluğu kurdular. Kral Sargon zamanında Elam, Suriye, Lübnan ve Toroslar'a kadar topraklarını genişlettiler. (Dünya imparatorluğu deyiminin çıkmasına neden oldular)
* Tapınaklarına da AGADE denilirdi.
* En önemli mimari eserleri ZAFER ANITI'dır.
* Sümerler son veren akadlar merkezi ilk devleti kurdular.
* Dicle ile Fıratı birbirine bağlayan ilk kanalı açtılar.
* MÖ 2150 yılında Zağanos dağlarından gelen Guttiler Akadlar'a son verdiler.
* Akad'larda Krala İlahi dünya hakimi veya Akadlı Tanrı denirdi.
* Dinleri çok tanrılıydı.
ELAMLILAR
 Elam güneydoğu Mezopotamya'ya verilen addır.
* Başkentleri SUS'dur.
* Bilim ve teknikte ileri olmamalarına rağmen, güzel sanatlar ve süsleme alanında gelişmişlerdir.
* Başkentleri Sus, tarım ve hayvancılıkla meşhurdur.
* Genellikle Sümerlerin himayesinde yaşamışlardır.
BABİLLİLER

İlk Mutlak Krallık'' anlayışı Babil'de ortaya çıkmıştır.
* Ünlü kralları HAMMURABİ, ilk ANAYASA olarak bilinen ''Hammurabi Kanunlarını'' oluşturdu. Hammurabi kanunları Sümer kanunlarına göre biraz daha serttir. Ancak toplumun bütün kesimlerinin hakları teminat altına alınmıştır. (Medeni, ceza, ticaret, miras)Bu kanunlar Sami geleneklerinden ve Urukagine kanunlarından yararlanılarak hazırlanmıştır.)
* Hammurabi yaptığı kanunlarla ''Tanrı Kral'' yerine ''Hayırsever Kral'' kavramını getirdi.(Adaletin Çobanı ,Kavimler Çobanı) Hukuk devleti anlayışını ilk defa tarihe getirmişlerdir.
* ''Babil Kulesi'' ve ''Babil'in Asma bahçeleri'' en önemli eserleridir.
* MÖ 2 bin yılında Arabistan Mezopotamya'ya doğru yeni göçler başladı.
* Göç eden bu Sami kavimleri Sümer-Akad kültürünün benimsediler.
* Bu dönemde Sümer şehirlerine yeni Babil şehirleri güçlenmeye başladı
* Babil Devletine Hititler son verdiler.(MÖ 1531)
* Asurların zayıflaması üzerine Medlerle birleşen Babiller tekrar bağımsızlıklarını kazandılar.(MÖ 625)
* Ancak bu dönemde Kaldeliler üstünlük sağladıklarından bu döneme Kaldeliler de denir.
* Persler MÖ 539 da bu devlete son verdiler.
* Hammurabi yaptığı kanunlarla ''Tanrı Kral'' yerine ''Hayırsever Kral'' kavramını getirdi.(Adaletin Çobanı ,Kavimler Çobanı) Hukuk devleti anlayışını ilk defa tarihe getirmişlerdir.
* Kral Nebukadnezar zamanında Kudüs alınarak MÖ 586 Yahudiler Babil'e getirmişlerdir.
ASURLULAR
* Yukarı Mezopotamya'da(Güneydoğu Anadolu) kurulmuşlar, Toroslar ve Kapadokya'ya kadar yayılmışlardır.
* Anadolu'da ticaret kolonileri kurdular. (KÜLTEPE'de)
* Çivi yazısını Anadolu'ya öğreterek, Anadolu'da tarih devirlerini başlattılar.
* Tüm çivi yazılı eserleri başkentleri NİNOVA'da toplayarak, ilk KÜTÜPHANECİLİK ve ARŞİVCİLİK faaliyetini başlattılar. Orta Mezopotamya'da Arabistan'dan gelen Samilerle Sümerler'in karışımıyla Asurlular meydana geldi.
* MÖ 2000 yılında kurulan ve Asur merkezi olan bu devlet Anadoluya kadar ticari faliyetlerini geliştirerek ticaret kolonuleri kurdu.
* Suriye'ye de hakim olan Asurlular, Hammurabi zamanında Babillerin egemenliği altına girdiler.
* Tekrar bağımsızlığını elde eden Asurlular Arami göçleri ile sarsıldılar.
* Tekrar toparlanan Asurlular ninova şehrini kurdular.
* Mısır alınmış Elamlılar devletine son vermişlerdir.
* Medler ve Babiller (Kaldeliler) birleşerek Asurluları yıktılar.
DEVLET TEŞKİLATI
* Başta mutlak yetkililer donatılmış acımasız krallar bulunurdu.(Bunlar kendilerini Dünya hakimi sayarlardı''.)
* Saraydan sora ordu gelirdi. Devletin temeli orduya dayanırdı.
* Asur kanunları daha sertti.
* Asur kralı Asur Banipal Ninova kütüphanesini kurdu.
* Asurlular da dış ülkelerde ticaret kolonileri kuruluyordu.
* Mallar arabalarla ve gemilerle taşınıyordu.
* Mezopotamya'da dışarıya tahıl, hurma, yün, süs eşyaları satıyor dışardan ise kereste, fildişi, maden alınıyordu.
* Sanayi olarak madencilik,dokumacılık ve gemicilik başta geliyordu.

* Ticarette takas ve külçelerle gümüş para olarak kullanılıyordu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder