1. Adım - Kesin Karar Verin:
Dil öğrenmeye kaç kere başladınız? Muhtemelen birçok kez.
Ama kursa gittiniz, kitap aldınız, internetten takip ettiniz ve sıkılıp
bıraktınız. Tekrar bunu yaşamamak için dil öğrenmeye ciddi bir karar vermeniz
gerekiyor. Neden dil öğrenmek istediğinizi
bilmeniz de tabi.
Başka ülkelere yerleşmek, çalışmak, gezmek için olabilir.
Başka dilde okumak, yazmak, izlemek için olabilir. Her ne olursa olsun siz
kesin kararınızı verin ve öyle başlayın.
Karar verirken de yabancı dili okumak, yazmak, konuşmak ya
da hepsini yapmak için mi öğreneceğinizi de netleştirin. Sadece kitap okumak,
internetten bilgi toplamak için dil öğrenecekseniz tabi ki programınız konuşmak
için dil öğrenenden daha farklı olmalı.
2. Adım - Zaman Takvimli Program Yapın:
Dil öğrenirken kendinizi kandırmayın. 3 ayda dil öğrenmek
için 24 saat dille yatıp kalkmalısınız. Öğrenciysen, memursan, çalışansan, ev
hanımıysan, patronsan neticede önce işini yapıp, okuluna gidip sonra dil
öğreneceksin.
O yüzden makul ve mantıklı bir zaman programı yapın. Örneğin şöyle bir program olabilir: 6 ayda
okuma, 10 ayda yazma, 12 ayda konuşma. 24 ayda çeviri yapma. Bu ortalama yeni
bir dil öğrenen kişiler için oldukça uygun bir programdır.
3. Adım - Programınıza Uyun:
Her öğrenci için en zor olanı budur. Programa uymak. Çünkü
çoğu zaman bir engel çıkar ve programımızı bozar. Bu konuda rahat olun. Bir gün
çalışamadınız mı, akşam uyumadan önce 5-10 dakika öğrendiğiniz dilde cümleler
kurmaya çalışarak uyuyun.
Ya da arabanızla ya da otobüsle giderken telefonunuza
yüklediğiniz materyallerden dinleyin. ‘Asla kaç gündür çalışamıyorum bu iş
olmayacak.’ demeyin.
Her zaman devam edin. Küçük, ufacık öğrenme fırsatlarını
bile kaçırmayın. Duş alırken, yemek yaparken, yürürken, spor yaparken… Bazen
elinizde olmayan nedenlerden dolayı programınız 1-2 aylık uzun süreler
sarkabilir.
O zaman kesinlikle bırakmayın, ara verdiğiniz süreyi zaman
takviminize ilave edin ve devam edin.
4. Adım - Düzenli Öğrenmeyin:
Bu ifadeyi yanlış yazdığımızı zannedebilirsiniz. Hayır,
doğru yazdım: Düzenli öğrenmeyin. Kastım şu: Yani sıradan giderek gramer
bilgilerini, en basit cümlelerden başlayarak konuşmaya çalışma egzersizleri
yapmayın. Bir gün çok basit bir konu diğer gün hiç duymadığınız ağır bilgiler
içeren başka bir konu çalışın.
Grameri oradan, buradan, şuradan çalışın. Bir kitaba bağlı
çalışıyorsanız, bazen başlardan bazen ortalardan bazen sonlardan çalışın.
Unutmayın çocukken konuştuğumuz dili öğrenirken ne gramer biliyorduk ne de dilbilgisi.
Duya duya bilinçaltımız öğrenmişti ve biz de konuşmaya
başladık. Yeni dili de böyle düşünün. Her şeyden bir şeyler çalışın, dinleyin,
konuşun.
5. Adım - Ezber Yapmayın:
Yabancı dil öğrenirken ezber yapmaya gerek yoktur. Çünkü
hayattaki iletişimler ezberle yaşanmaz, o an gelişigüzel yaşanır. Yeni
tanıştığınız herkesle adın ne, nerelisin, ne kadar süredir buradasın, neleri
seviyorsun, gibi soruları peş peşe soruyor muyuz?
Hayır, sohbet bizi o sorulara zaten götürüyor. Ezberlemek
yerine kelimeleri ve cümleleri bol bol kullanın. Yeni bir kelime mi öğrendiniz.
Bunu hemen kullanın.
Mümkünse sıra dışı şekilde kullanın. Örneğin yeşil kelimesini öğrendiğiniz dilde
öğrendiniz, hemen sıra dışı tamlamamalar ve cümleler kurun: Yeşil adam gördüm,
yeşil su içtim, yeşil ekmek yedim gibi.
6. Adım - Sesli Tekrar Yapın:
Bilinçaltınız sesi çok sever. Onu sesli konuşarak, okuyarak,
yazarak bol bol şımartın. Film seyrederken, kitap okurken, müzik dinlerken
sesli olarak tekrarlayın. Bu tekrarların sayısı artıkça ve zaman geçtikçe size
ne kadar çok yararı olduğunu kendiniz göreceksiniz.
Dilin kelimeleri ve cümleleri kendiliğinden aklınıza
gelecek. Kursa gidiyorsanız kurstan verilenleri yoksa internetten bulduğunuz
dokümanları bol bol okuyun, izleyin.
Aynı konuları başka kaynaklardan çalışın, dinleyin. Bu
konuda, bir kitapevine gittiğinizde ve internette o kadar çok yardımcı kaynak
var ki, hiçbir zaman sıkıntı çekmezsiniz. Sadece siz bulduğunuz bu kaynakların
hakkını verin.
7. Adım - Arkadaş Edinin:
Dünyanın küçük bir köye döndüğü bu ortamda öğrendiğiniz dili
konuşan arkadaşlar bulmak o kadar kolay ki.
Facebook, Twitter, Msn, Gmail gibi sosyal ortamlardan ve
yabancı dil arkadaşlığı için kurulan birçok siteden yararlanabilirsiniz.
Buralardan bulacağınız bir arkadaş sizi dil öğrenirken tetikleyecektir.
8. Adım - Altyazısız Film Seyredin:
Yabancı dil öğrenirken herkes filmlerden yararlanır. Ama
çoğumuz altyazılı şekilde seyrederiz ki bir taraftan filmi anlayalım diye. Bunu
kafanızdan silin.
Filmlerde altyazı kullanmayın. Kullanacaksanız da
öğrendiğiniz dilin altyazısı olsun. Seyredin seyredin.
Zaten 5-10 filimden sonra ne kadar çok geliştiğinizi ve
filmi az buçuk anlayabildiğinizi görünce siz de şaşıracaksınız.
9. Adım - Günlük Tutun:
Kendi dilimizde tutmuyoruz ki yabancı dilde tutalım
diyebilirsiniz. Benim demek istediğim öğrenme günlüğü tutun. Bugün şu dersi
çalıştım. Şu kelimeleri öğrendim.
Şu anlama geliyorlar, şeklinde bilgileri yazın. Sonra onları
okuyun. Zaman geçtikçe ne kadar çok bilgi öğrendiğinizi size gösteren ve sizi
cesaretlendiren dostunuz olacak o günlükler.
10. Adım - Cesur Olun Yanlış Yapın:
En önemli adımı en sonra sakladım. Zira dil öğrenmenin en
kolay yolu bol bol hata yapmaktır. Eğer bir başkasıyla konuşurken, yazışıyorken
yapıyorsanız doğal olarak size bunun doğrusunu öğretmek isteyecektir. Alın size
bedavadan öğretmen.
Kendi kendinize yaparsanız da doğrusuyla karşılaştığınızda
bilinçaltınız sizi doğrusuna yönlendirecektir. Çünkü yanlışı belki bir kez
yapacaksınız ama doğrular birçok yerde karşınıza çıkacak. Bilinçaltı her zaman
çoğulun tarafındadır.
Yaptığınız yanlışlar, öğrenirken her zaman bilinçaltınızı
tetikleyecektir. Bu yüzden dil öğrenimde “Cesur yürek” olun ve durmadan yanlış
- doğru saldırın.
Yabancı dil öğrenmek çok zor gibi gözüken ama beyninizde
sizi korkutan engelleri kaldırdığınızda çok zevkli bir öğrenme sürecidir. Başka
bir dilde sohbet etmenin, kitap okumanın, günlük tutmanın keyfi gerçekten bir
başkadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder